İşitme engelli yazar Turan YALÇIN sordu, YGSzede ve yazar Ömer Said SERPİM yanıtladı. YGS'de başarısızlık ve yazarlıktaki serüvenlerini anlattı.
1.
Bize kısaca
kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar hangi okullarda okudunuz?
26 Kasım 1996 Tokat doğumluyum.
Ailem Niksar’ın Gökçeli (Ladik) Kasabasından olduğu için aslen Nikarlıyım. İlk
ve ortaokulu Vakıfbank Namık Kemal İlköğretim Okulu’nda okudum. (2003-2011)
Liseyi de Tokat Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde okudum. (2011-2015) Şuan
YGS-LYS’ye hazırlanıyorum.
2.
YGS’ye ne
zamandan beri hazırlanıyorsunuz? YGS hazırlıkta nerede hata yaptınız da
kazanamadınız?
YGS’ye 2 yıldır hazırlanıyorum,
diyebilirim. Çünkü geçen sene yeterli çalışmadığınm için sınavda istediğim
sonucu alamadım. Sınavı kazanamamamdaki hatalarımdan birincisi; etkili
çalışmadım. Sınava hazırlık sürecinde sosyal medya ile gereğinden fazla haşir
neşir oldum. Aslında yaptığım denemelerde kayda değer bir sonuç alabiliyordum.
Türkçe 35, sosyal 28, matematik 6-8 yapıyordum ve gitmek istediğim bölümün
alacağı bir puan kazanabiliyordum. Ama YGS’de öyle olmadı. Beklediğim tarzdaki
sorulardan çok zordu sorular. Ama ben sınav heyecanından mıdır nedir, soruların
zorluğunu anlamamıştım. Sınavdan sonra arkadaşlarıma “Nasıl geçti?” diye
sorduğumda hepsinden “Kötü, çok zordu” cevabını aldım. Bana sorduklarında “
İyi, bi sıkıntı yok, kolay gibiydi” diyordum. Daha sonra bir hafta olmadan
sınav sonucu açıklandı. Herkesin yüzünden düşen bin parça. Dur bir de ben
bakayım, dedim ve acı gerçekle karşılaştım. Punanım içler acısıydı. İşte o
zaman anladım sınavın zor ve benim etkili çalışmadığımı.
3.
Yazı
yazmaya ne zaman başladınız? Yerel basınla nasıl tanıştınız? Yazarlıkta nereye
kadar gelmek istiyorsunuz?
Yazı yazmaya 8. sınıfta başladım.
Türkçe öğretmenim “Yaratıcı Yazarlık” kulübü kurmuştu. İlk yazım “İnsan” dı. Daha sonra “Ölüm” adında bir yazı yazmıştım.
Bir kenara saklamıştım. Lisede Kur’an-ı Kerim hocam olan Mehmet ERBAŞ’ın da
yazı yazdığını öğrendim. Benim “Ölüm” yazısını gazetede yayınlatmasını
istemiştim. Sağ olsun benim yazı Ramazan ayında yayınlanmış. Ama benim haberim
yoktu. Öğreneli epey bir zaman geçmişti. Ondan bu yana arada bir gazeteye yazı
vermeye başladım. İnşallah yazarlıkta gidebildiğim yere kadar gitmek istiyorum.
Yazdığım ve yazacağım deneme yazılarını birleştirip bir deneme kitabı haline
getirmek istiyorum.
4.
Kitap
okuyor musunuz? Kitap okumak size ne kazandırdı?
Evet, kitap okuyorum hafta bir
kitap düzenle bir şekilde okuyordum. Hatta haftada iki kitap bitirdiğimde
oluyordu. Ama şimdi kisa sürede çok kitap bitirmek için değil, normal düzende
ve sürede kitabın hakkını vererek okuyorum. Bugüne kadar yazdığım yazıların
başarısını kitap okumalarıma borçluyum. Sürekli ve düzenli kitap okumam sayesinde
yeni bilgiler, yeni roman kahramanları kazandım. Bundan daha güzel kazanç
olabilir mi?
5.
YGS’ye
yeniden hazırlanıyorsunuz, eski hatalarınız nelerdi, nelerden ders çıkardınız?
Zamanında etkili çalışmadım. Son
1,5-2 ay kala daha etkili çalıştım. Sosyal medya ile çok haşir neşir oldum. Ve
piyasadaki kolay denemelerle kendimi kandırdım. Şimdi bunlardan ders aldım ve
geç kalmadan zamanında etkili çalışmaya başladım. Artık günde en az 200 soru
çözüyorum. Her hafta rehberlik hocama gidip brifing veriyorum. Artık sosyal
medya ile eskisi kadar çok haşir neşir olmuyorum. Telefonumun modelini
düşürdüm. Kendimi oyalamayım diye. Denenmelerde
bir yükselme ve isteğim puana ulaşsam dahi tempomu düşürmeyeceğim. Hatta
daha fazla çalışacağım.
6.
YGS’nin zor
ve kolay yanları neler, nasıl aşıyorsunuz bu zorlukları?
Gecen sene sözel derslerin
konularını çok iyi öğrendiğim için temelim var. Aynı konudan iki test
çözüyorum. İlk çözdüğüm testte neleri unutmuşum, neleri hatırlıyorum bunları tespit
ediyorum. Unuttuğum yerleri konu anlatımlı kitaptan tekrar çalışıyorum. İkinci
testte tekrar kendimi değerlendiriyorum. Bu sefer önceki teste göre daha az
yanlışım çıkıyor. Hatta hiç çıkmıyor.
Matematikte ise “ANTRENMANLARLA
MATEMATİK 2” adlı kitaptan çalışıyorum. Çalışmalara başladığım ilk günlerde her
gün sabah saatlerinde o kitaptan konu çalışıyordum. Bir süre sonra matematiğe
olan bakış açım değişti ve zevk alarak matematık çalışmaya başladım. Daha sonra
“ANTRENMANLARLA MATEMATİK SORU BANKASI” nı aldım ve bundan öğrendiklerimi
pekiştirmeye başladım. Benim için YGS’de en zor şey matematikti. Ama şimdi bu
iki kitap sayesinde bu zorluğun üstesinden geldim. İnşallah YGS’de de faydasını
görürüm.
7.
YGS’de
ailenizden nasıl destek alıyorsunuz?
YGS konusunda ailemden maddi-manevi her türlü değeri çok
şükür alıyorum. Kitap lazım oldu mu hemen alınır. Özel kurs lazım oldu mu hemen
temin edilir. Manevi olarak benim geçen senete göre daha verimli çalışmam
aileme olumlu yansıyor ve olumlu bir tepki alıyorum. Bu da bana en güzel manevi
destek oluyor.
8.
Ailenizden
bahseder misiniz? Anne-babanız ne iş yapar? Kardeşleriniz nerelerde okur?
Onların sizin çabalarınıza bakışı nasıl?
Biz beş nüfuslı bir aileyiz. Annem
ev hanımıdır. Sabah akşam yemek yapar, temizlik yapar. Kendi işinin patronudur
yani J. Babam GOÜ Tıp Fakültesi,
Öğrenci İşleri’nde memur. Daha önce üniversitenin kampüsünde de çalıştı. Sonra
üniversite hastanesinde çalıştı. Şimdi de tıp fakültesinde çalışmaya devam
ediyor. Kardeşlerim olarak bir abim bir de ablam var. Abim Kayseri’de Sivil
Havacılık, Uçak-Gövde-Bakım Bölümü’nde 2. sınıf öğrencisi. Ablam ise sınıf
öğretmeni. Ailemin çabalarına bakışı ve destekleri çok iyi. Üniversite tercih
döneminde ben edebiyat, sosyoloji, tarih gibi yerlere gitmek istiyordum. Onlar
ise bana bu bölümlere gidersem işsiz kalacağımı, eğer bir sene daha adamakıllı
çalışırsam daha iyi yerleri çalışacağımı, söylediler. Ve benim hayatımı yakmama
mani oldular.
9.
YGS ve
LYS’de başarılı olursanız nerelerde okumak istersiniz, neden?
Ben YGS’de istediğim puanı alırsam,
Konya’da Necmettin Erbakan Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi’nde okumak
istiyorum. Çünkü Konya’yı çok seviyorum. Konya’ya gidip kalmadım ama kendimi
Konya’da geliştireceğime inaniyorum. Çoğu kişi İstanbul’a gitmek ister ama ben
İstanbul’a gitmek istemiyorum. İstanbul kalabalık ve tehlikeli şehir. Kendini
kötülüklere kaptırdın mı kendini kaybedersin. Hem yazarlığıma Konya’nın
İstanbul’a göre daha çok katkı sağlayacağına inanıyorum.
10. YGS’de başarılı omak isteyenlere neler önereceksiniz?
Bu sorunun cevabını YGS’yi
kazandıktan sonra versem daha iyi olurdu. Ama şunları söyleyebilirim:
· İlk önce
nereye gitmek istediklerini, yeteneklerinin hangi bölüme yatkın olduğunu
belirlesinler.
· Kararlı
olsunlar. Aldığı sınav sonucu kötü diye kendilerini bırakmasınlar. Yapamıyorum
diye vazgeçmesinler.
· Başklarının
rakibi değil, kendilerinin rakibi olsunlar. Her denemede bir önceki denemeden
daha yüksek sonuç almak için kendileriyle yarışsınlar. Başkalarıyla yarışıp
haset etmesinler.
· En azından
sınava kadar sosyal medyayı günün her saatinde değil de günde sadece bir kere,
bir saat kullansınlar.
· Arkadaş
çeveresini iyi belirlesinler. “Hadi oyun salonuna gidelim.” diyenleri değil,
“Hadi kütüphaneye gidelim.” Diyenleri arkadaş seçsinler. Ben şuan arkadaş
edinmiyorum. Çünkü YGS’ye çalışırken yalnızlığı tercih ediyorum. Kimse hevesimi
kıramıyor, kimse “Sen kazanamazsın.” Diyemiyor böylelikle.
Ben şuan bu önerdiklerimi
uyguluyorum. İnşallah olumlu sonucunu görürüm. Eğer olumlu sonucunu görürsem
rahatlıkla herkese tavsiye ederim.
11. Yazan ve bu konuda gelişmek isteyen gençlere ne
önereceksiniz?
Ben çok profesyonel bir yazar sayılmam. İlk önce bunda 5-6
sene evvel “Fatih Kütüphanesi” ne üye oldum. Yıllık 5 TL ye oradaki bütün
kitaplar benim. Üye olduğum günden bu yana sürekli oradaki kitaplardan okumaya
başladım. -Hatta şuan oradan aldığım “Kuyucaklı Yusuf-Sabahattin Ali” kitabını
okuyorum. Bu şekilde yazma yeteneğimi geliştirdim. Hikaye yazarken çok sevdiğim
yazarın tarzında yazdım. Deneme yazıları yazarken yine çok sevdiğim deneme
yazarnın yazdığı tarzda yazdım. Sonra dış dünyayı gözlemledim. Toplumsal bi
konuda yazacağım zaman bu gözlemlerimden faydalandım.
Yazı yazmak için ilk önce kağıdı kalemi elimize alıp masamıza
koymalıyız. Ne hakkında ne yazmalıyız diye düşünüp konuyu ve yazacağımız tarzı
belirlemeliyiz. Eğer yazacak bir konu bulamıyorsak birilerinden konu başlığı
isteyebiliriz. Önemli olan ilk cümleyi kurabilmek. İlk cümleyi kurduktan sonra
gerisi çorap söküğü gibi geliyor. Ben böyle yazmaya yazmaya başladım. İlk önce
yazacak bir konu bulamadığımda hocalarımdan ve arkadaşlarımdan konu başlığı
istedim. Artık şimdi bunlara gerek duymuyorum. Bu aralar sokakta yalnız olduğum
için bir şeyler düşünüyorum. Daha düşündüklerimden bir sonuç çıkarıp bunun
hakkında yazmaya başlıyorum. Yazan ve yazmayı düşünen arkadaşlara bunları
önerebilirim.